Myrina, Gryneion (Çok) Az Bilinen Antik Kentler Keşfi

a1IMG_5716

18-19 Mayıs 2013

Az Bilinen Antik Kentler Turu Aiolis Turu’nda yanından geçtiğimiz fakat ziyaret etmeye fırsat bulamadığımız Myrina, Gryneion adlı  iki antik kentin keşfini yapalım dedik. Zamandan ve yoldan kazanmak adına İzmir-Aliağa arasını İzban ile gitmenin akıllıca olacağına karar verdik. Cumartesi erkenden ayaklanıp dün geceden hazırlamış olduğumuz bisikletlere atlayıp sahilden Konak’a geçtik. Konak’tan metroya binip Halkapınar’dan İzban aktarma ile Aliağa’ya geçtik.

Aliağa istasyonunda indiğimizde hoş bir süprizle karşılaşıyoruz. Sayfa takipçilerinden Göksun ve kız arkadaşı ile aynı tren ile Aliağa’ya gelmişiz. Onlar benim daha önceden keşfetmeyi planlayıp da eve giren fare nedeniyle yapamadığımız, Foça’da bulunan bir koyun keşfine gidecekler.

Öncelikle Aliağa müzesine geçiyoruz. Kapalı olduğuna dair bir kaç yerde yazı okumuştum fakat gidip yakından görmek istedim. Evet Aliağa müzesi kapalıymış. Sahilden yavaş yavaş hareket edip etrafı süze süze antik kentlerin bulunduğu yerlere doğru hareket ediyoruz.

İlk antik kentimiz Myrina. Bu antik kent Aliağa’ya çok yakın. İzmir-Çanakkale yolundan gidip Myrina’ya giden toprak yola sapıyoruz. Bu antik kentin bulunduğu sapakta herhangi bir yönlendirme levhası yok. Fakat toprak yoldan devam edince bir bilgilendirme levhası karşılıyor bizleri. Toprak yola girince etrafımızda renk renk çiçekler beliriverdi. Solumuzda sazlıklar arasında bir dere ve bu derede balık tutumaya çalışan insanlar var. Çevredeki otlar insan boyu !

Myrina antik kenti iki tepe üzerine kurulmuş olan bir liman kenti. Bizim görebildiklerimiz içte olan tepenin eteklerindeki duvar kalıntıları ve deniz kenarında bulunan liman mendireği.

İkinci bilgilendirme levhası deniz kenarında. Girişte gördüğümüz ile aynı. Deniz kenarında bulunan mendireği bulduk.

Mendireğin taşları etrafa saçılmış vaziyetteydi. Elimden geldiğince her taşı tek tek inceledim. Sonuçta çevrede incelenebilecek çok bişey yoktu ve zamanımız çok boldu.

Sahilin soluna doğru ilerlemeye başladık. Denizin içinde yol gibi birşey görünüyordu. Suya girip incelemeye erindik :)

Deniz kenarında bulunan tepenin yamacında deniz kenarından ilerlemeye başladık. Etrafta büyük yontulmuş kayalar ve pişmiş topraktan yapılmış anfora parçaları vardı…

Haritayı tekrar detaylıca inceleyip görebileceğimiz başka bir ayrıntı var mı diye baktık. Kemerli bir yapı görünüyordu fakat bunu bir türlü bulamadık…

Tekrardan anayola çıkıp Bergama istikametinde ilerledik. Hava epey sıcaktı. Gideceğimiz mesafenin uzak olmamasına karşın  bir kaç kere benzin istasyonlarında durum dinlenmek zorunda kaldık. Açıkçası vücutlarımızın da sıcağa tam adapte olamadığına inanıyorum. Yenişakran’a geçip kamp için akşam yemek ve sabah kahvaltı için alış-veriş yaptık. Sonra geldiğimiz yolun ufak bir kısmını geri dönerek Gryneion antik kentinin bulunduğu Temaşalık mevkiine geçiyoruz. Temaşalık mevkii bir yarımadada bulunuyor. Bir anda medeniyetten büyük ölçüde kopuyorsunuz. Yol ayrımında bir bilgilendirme levhası vardı fakat hem yazıları solmuştu hem de levhanın çevresinde bol miktarda ot ve diken bulunduğu için levhayı yarın sabah incelemeye karar verdik.

a1IMG_5716

Bu yarımadada da otlar çok büyümüştü. Fakat bu otlar fotoğraflara çok güzel bir hava kattı.

Büyükçe bir ağaç altını kendimize kamp alanı belirledik. Uzaktan ana yolu ve Şakran’ı görebiliyorduk. O zaman buralardaki insanlar da bizleri görebilirlerdi. Bu yüzden hava kararmasına yakın çadır kurmaya karar verdik. Yanımızda getirdiğimiz örtüyü ağaç altına serip piknik moduna geçtik.

Ton balıklı makarna vardı menüde :) Karnımızı doyurduktan sonra çevreyi keşfettik. Görebileceğimiz şeyler sadece bir kaç sütun parçasından ibaretti. Fakat onları da bulamadık. Bu kadar çok otun arasında uzaktan gözümüze çarpmasının pek imkanı yoktu. Fakat burada bir Aiol kentinin bulunmasını bilmek bile bizim için önemliydi. Bu kent hakkında öğrendiklerimizden şuan aklımda kalanlardan birisi burada bir tapınak olduğu ve eski kaynaklarda bu tapınak sayesinde bu kentten haber olunduğu…

Güneş yavaş yavaş batarken çadırı kuruyoruz. Fotoğ makinesini tripoda bağlayıp bir kaç gün batımı fotoğrafı ve hava iyice kararınca bir kaç uzun pozlama çalışıyorum.

Sabah keyifli bir şekilde uyanıyoruz. Çünkü güzel bir ağaç altına çadır kurduğumuz için sabahın ilk güneş ışınları çadırımıza vurup çadırın içini hamama çevirerek bizi uyandırmadı.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra eşyalarımızı toparlayıp yola koyuluyoruz. Şimdi nere gideceğiz? Çanakkale turu esnasında bu civardan geçerken Urim abi bu civarda bulunan bir koyun tabanında eski çağlardan kalma sütunların varlığından söz etmişti. Biz de fırsat bu fırsat şnorkellerimizi de yanımıza almıştık. Urim abinin bahsettiği yere gidip sütunların izini süreceğiz…

Gryneion’dan çıkıyoruz.

Urim abinin bahsettiği yere gidip şnorkeller ile denize giriyoruz. Etrafta epey dolaştık fakat hiçbir sütun emaresine rastlayamadık. Deniz de epey bulanık olduğu deniz dibini pek göremedik.

Ardından Aliağa’ya geri döndük. Mesafe cidden yakın olduğu için İzban’ın bisikletleri alabileceği saatten çok daha evvel Aliağa’ya varmıştık. İzban ile şansımızı denedik fakat olmadı. Bu kadar süre Aliağa’da dolanmaktansa bisiklet sürerek İzmir’e dönmeyi tercih ettik. Rüzgar genellikle arkamızdan estiği için 30 km/s ortalama ile rahatça yol alabildik.

Buruncuk’u geçtikten sonra sağdan ara yola sapıp  tarlalar arasındaki asfalt yollardan yolumuza devam ediyoruz. Trafikten kurtulduk fakat bu seferde rüzgar ile ters düştük.

Yolumuzun üzerindeki dut ağaçlarından fazlaca nasiplendik :)

Akşamüstü’ne doğru Bostanlı’ya varıyoruz. Eh hala enerjimiz var eve geçmek yerine direk Alsancak’a gidip bir Cinatı’na uğrayalım dedik. Oradan da tıngır mıngır eve geçeriz…

Cinatı’nda her haftasonu olduğu gibi kaliteli canlı müzik vardı. Burada biraz takıldıktan sonra bisikletlerimize atlayıp evin yolunu tuttuk.

 

1. gün Bergama’dan itibaren  Gryneion/Temaşalık mevkii kamp yerine kadar 20 km pedal çevirmişiz. Dönüşte İzmir’e kadar pedal çevirip 2. günü Alsancak’a kadar 80 km pedal çevirmiş olduk.

Bu haftasonu da 2 antik kenti aradan çıkarmış olduk.

Myrina hakkında detaylı bilgi:

http://arkeodenemeler.blogspot.com/2011/12/myrina-antik-kenti-i-izmir-aiolis.html

http://arkeodenemeler.blogspot.com/2011/12/myrina-antik-kenti-ii-izmir-aiolis.html

Gryneion hakkında detaylı bilgi:

http://arkeodenemeler.blogspot.com/2012/03/gryneion-antik-kenti-i-izmir-aiolis.html

http://arkeodenemeler.blogspot.com/2012/03/gryneion-antik-kenti-ii-izmir-aiolis.html

GPS Verisi: Gps cihazınıza yükleyeceğiniz dosyayı buradan indirebilirsiniz.
(Gps kayıdını sadece Cennet-Kabak dönüşü sırasında almıştım.)

Harita Bilgisi:

Şunu daha büyük bir haritada görüntüle: Gryneion