Bir İzin Peşinden Toroslar / 2
Saat 8 gibi uyanıyoruz. Akşam biraz uzağımızdan geçen araçların sesleri gece yarısı seyreliyor ve ben rahat bir uykuya dalmıştım. Fakat Özlem benim kadar rahat bir uyku çekemiyor. Daha önceden çadırda kalmışlığı olmasına rağmen bir organizasyon ya da insanlardan ayrı şahsi olarak yaptığı ilk kamp deneyimi. Bu yüzden gece rahat uyuyamamasını anlayışla karşılıyorum.
Kahvaltı için hazırlık yapmak yerine Yahyalı’dan geçerken bir pastahanede bir şeyler atıştırma ya da bir lokantada çorba içme kararı alıyoruz. Böylelikle biraz zaman kazanmış olacağız.
Manzarayı git gide sevmeye başladım.
Turun en yüksek zirvesi burası. 2190 m. Aslında çok sayılmaz fakat geçit gibi olan bu yerin eğimi oldukça fazla… Google earthte bu kadar görünmüyordu…
Yavaş yavaş yakınlaşıyoruz büyük rampaya…
Bayağı bir acıktık. Zaman öğleni geçeli de epey bir oldu. Bir sarma bir barbunya konservesi çıkarıp afiyetle yiyoruz.
Ve rampanın başlangıcı…
Ne kadar yemek yesek de yolun buraya kadar olan kısmı bizi çok yordu. Yavaş yavaş çıkıyoruz rampayı. Ama gittikçe daha da dikleşiyor. Heleki rampanın sonuna baktıkça Özlem’in ruhu kararıyor fakat benim aksine iştahım kabarıyor :)
Yol iyice bozuluyor. Gevşek taşlık bir zeminle karşılaşıyoruz. Haliyle bisikletlerde bir yerden sonra patinaja düşüyor elimizle çıkartmaya başlıyoruz. Biraz daha çıkıyoruz fakat Özlem iyice yoruluyor. Önce kendi bisikletimi belirli bir yere çıkartıp sonra Özlem’in bisikletini alıp çıkartıyorum. Ama bu da yetmiyor. Özlem Yahyalı’ya geri dönüp eve gitmek istiyor. İsyanlarda derler ya aynen öyle. Ben de sonrasında turuma kaldığım yerden devam edecekmişim? Bu Özlem’in ilk turu olduğundan bilmediği şeyler vardı.Tecrübe edinecekti tabiki. Ciddi bir aksilik olmadıktan sonra tur boyunca kimse performansı yeterli olmadığı için aşağılanmaz, geride bırakılmazdı. O kendini suçlu hissettiğinden dolayı böyle sağlıksız kararlar almaya başlamıştı. Özlem’i sakinleştirip boğazı aşamadan geri döndük.
Suyu olan, Suna Yaylası’na gelmeden yol kenarındaki uygun bir yere kamp atma kararı aldık. Biraz yol dışına çıkıp evlerin olduğu yere doğru ilerlediğimizde bu göl süprizi ile karşılaştık. Biraz olsun moralimiz düzeldi. Kamp attığımız zemin çok iyiydi. Yanımızda yapay da olsa güzel bir gölümüz vardı, dağ manzarasına diyecek yoktu…. Yandaki evlerde kimsecikler yoktu. Bu da ayrı bir huzur verdi bize.
Bu arada önümüzden geçen yolda saatte 1-2 araç geçiyordu. Garip ama faal olarak kullanılan bir yol…
(Ulan ne yicez yine ton balıklı ve konserve mısırlı makarna. Ha şikayetçi miyim? Yooo… Ama ne bileyim orada yerken büyük zevk aldım ama burada yazarken bıkmaya başladım sanki :p)
Çadırı kurarken ne kadar rüzgarın yönünü iyi tayin etsem de zaman zaman rüzgar yön değiştiriyor, çadıra köşeden rüzgar bindiriyordu. Ben de yanımdaki iple çadıra ek gerdirme yaptım. Fena olmadı.
Bir ara gece uyanıp gökyüzüne baktığımda gökyüzü tabak gibiydi. Tüm yıldızlar ve samanyolu görünüyordu. Harika bir görüntüydü…
Gün sonu bilgileri:
Katedilen mesafe: 55 km
Sürüş Zamanı: 5saat
Ortalama huz: 11 km/s
Max hız: 36 km/s
Toplam çıkılan yükseklik: 1338 m
Gün sonu yorumu: Güne kahvaltısız başlamak ve bir süre öyle devam etmek iyi bir deneyim değildi. Şu toprak yol ayrımı beni ciddi şekilde hayal kırıklığına uğratmıştı. Kilometreler geçtikçe bu hayal kırıklığıma karşı dağların heybeti, o boş kıraç araziler teselli hediyesi gibi imdadıma yetiştiler. Eh tabii sonradan Özlem’in dırdırı başladı :) Neyse alışacak o da. Şimdi geçirdiğimiz o yorucu günleri tebessümle anıyor :) Kamp attığımız yer çok iyiydi.
Yarın ola hayrola :)
GPS verileri:
2. gün rotasını buradan indirebilirsiniz…
Coğrafi Veriler:
İlgili yazılar:
- Bir İzin Peşinden Toroslar / 1
- Bir İzin Peşinden Toroslar / 3
- Bir İzin Peşinden Toroslar / 4
- Bir İzin Peşinden Toroslar / 5
- Bir İzin Peşinden Toroslar / 6
Pingback: İzmir – Karaburun Turu / Sazak Köyü *Canavar Keşifte | www.asistanhekim.org()